İmam hatip okullarının kurucusu Ökten'in vefatının üzerinden 61 yıl geçti

Trabzon'da 1882 yılında dünyaya gelen Ökten, küçük yaşta hafız oldu. Rüştiyeyi bitirdikten sonra Trabzon İdadisine kaydolan Ökten, bir yandan medrese eğitimi almaya devam etti. 1905 yılında İstanbul'da Darülfünun Edebiyat Şubesinden mezun olan Ökten, 1911 yılında öğretmen olarak görevine başladı.

Çeşitli okullarda edebiyat, felsefe ve mantık dersleri veren Ökten, Vefa Lisesinde felsefe öğretmenliği yaparken 1947 yılında emekliye ayrıldı.

Ökten, 1949 yılında Maarif Vekaletince İstanbul'da açılan imam hatip kursuna müdür ve öğretmen olarak atandı.

Ökten, genç yaşta ettiği "Ya Rabbi. Eğer bana Kur'an-ı Kerim'in dilinden anlamayı na­sip edersen, ölünceye kadar senin dininin tellalı olacağım" duası istikametinde öncü nesillerin yetiştirilmesinde önemli çalışmalara ön ayak oldu.

Dönemin Maarif Bakanı Tevfik İleri başta olmak üzere birçok kişiyle görüşen Ökten, İleri'nin de desteğiyle imam hatip okullarının müfredatı üzerinde çalıştı. Müfredatta hem dini bilgilerin hem de fen ilimlerinin yer alması için çalışmalar yapan Ökten, bunu tabiriyle "Kimi zaman bu okulların müfredatına yabancı dil, sosyoloji, felsefe, fizik, kimya gibi derslerin konulmasına karşı çıkan hocalarla kimi zaman da bu okullarda Arapçanın ders olarak yer almasına karşı çıkan, Kur'an-ı Kerim'in Türkçe tercümesinden ve Latin harfleriyle yazılan kitaplardan okutulmasını isteyenlerle" mücadele etti.

İstanbul İmam-Hatip Okulunun ilk müdürü oldu

Yapılan çalışmalar ve görüşmelerin ardından imam hatip okullarının açılması kararı alınarak 1951 yılında eğitim hayatına başlayan İstanbul İmam Hatip Okulunun ilk müdürü Ökten oldu.

Ömrü boyunca ilim, irfan yolunda koşarak örnek gösterilen, imam hatip okullarının açılması ve yaygınlaşması için mücadele eden Ökten, bu okullarda hocalık ve idarecilik görevlerini ifa etti.

Zor şartlarda imam hatip okulları için mücadele eden Ökten, resmi derslerinin yanında Beyazıt'taki Soğanağa Camisi'nde de 6 yıl süreyle cumartesi günleri, İmam Gazali'nin "İhya-u Ulumid-din" adlı kitabını okuttu.

"Hayatta, her zaman ve her şartta yapılabilecek işler olduğu" fikrine inanan Ökten, hiçbir zaman mazeretlerin arkasına sığınmayarak daima iyimser yaşadı.

Ökten, Doğu ve Batı kaynaklarından tercüme ederek sarf, nahiv, edebiyat, kelam, İslam felsefesi, felsefe ve ahlaka dair kitap ve makaleleri derledi.

İslami ilimlerde modern metodoloji ve sosyolojinin uygulanmasını arzu eden, klasik kelamın, çağın insanı ve İslam dünyasının ihtiyacını karşılayacak yeni ilmi kelam haline getirilmesini gerekli gören Ökten'in bu kapsamda tamamlanmamış çalışmaları da bulunuyor.

Ökten, kendi kitaplığında yer alan 1000 cildi aşkın eseri Süleymaniye Kütüphanesi'ne bağışladı.

Arap edebiyatını çok iyi bilen ve güçlü bir hafızaya sahip olan Ökten, 21 Kasım 1961'de vefat etti. "Celal Hoca" Edirnekapı Şehitliğindeki aile kabristanına defnedildi.