Vecdi Gündoğdu TBMM’de buğday fiyatlarını gündeme getirdi
Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) - CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu TBMM’de yaptığı konuşmada, buğday fiyatları ve Kırklareli’de yaşanan doğu afetini gündeme getiren bir konuşma yaptı.
Gündoğdu’nun mecliste yaptığı konuşma şöyle;
“Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Trakya çiftçisi, Trakya üreticisi, milletin efendisi köylümüz, tek adam rejimi nedeniyle şu anda en kötü günlerini yaşıyor.
Yirmi iki yıllık AKP iktidarları üreticiyi âdeta verimli toprağına gömmüş vaziyette. Üretici can çekişiyor, yaşamak içinse çırpınıyor.
TMO, 2024 hububat alım fiyatlarını ekmeklik buğdayda ton başına 9.250 olarak açıkladı. Geçen yıl 8.250 olan fiyat 9.250 liraya yükselmiş, artış ise sadece yüzde 12'de kalmıştır; bu, üreticinin ölüm fermanıdır.
Ziraat Odaları Birliği, 1 kilo buğdayın üretim maliyetini 10 lira 87 kuruş açıklamışken bu alım fiyatları üreticiyle dalga geçmekten başka hiçbir şey değildir.
Türkiye İstatistik Kurumuna göre Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi nisan ayında yüzde 52,20 artmıştır; bu, son on dört ayın da en yüksek artışı olmuştur. Girdi fiyatları yüzde 52,20 artarken Toprak Mahsulleri Ofisinin buğday alım fiyatı sadece yüzde 12 arttı; arpada ise artış -inanın- sadece yüzde 3'te kalmış vaziyettedir.
Fiyatın düşük olması hem ödemenin geç olması TMO'nun buğday almama politikasının da bir parçasıdır, yani şudur: Tüccar'a "Git kardeşim, 7 liradan buğdayını ver." demektir.
Sayın Bakan "Ben üreticiden değil, sanayiciden yanayım." Üreticiye "Sen artık toprağını ekme." diyor. Sayın Bakan "Biz yurt dışındaki üreticinin, sanayicinin yanındayız." demektedir.
Bu gayrı millî anlayışı, bu sanayiciyi koruyan politikaları üreticilerimiz ellerinin tersiyle itmektedir, yok saymaktadır.
AKP ve MHP sayesinde çalışırken, üretirken batan tek çiftçi inanın Türk çiftçisidir.
Trakya'da, Kırklareli'de, ülkemizin dört bir köşesinde alın terini verimli toprağa akıtan, üretmekten vazgeçmeyen, toprağına âşık, ülkesine âşık, milletine yürekten bağlı üreticileriyle milletin kürsüsünden Sayın Bakana fiyatların yeniden belirlenmesi için bir çağrıda bulunuyoruz:
Acilen buğday alım fiyatlarını yeniden belirleyin, üreticinin yüzünü güldürecek bir fiyat açıklayın. Bu fiyat da en az 15 lira olmalıdır.
Üreticilerimize AKP ve MHP hükûmetinin yaşattığı bu karanlık günler, sefalet günleri yetmezmiş gibi Kırklareli çiftçisi bir büyük yıkımı da afet nedeniyle yaşamaktadır.
Kırklareli merkez ve çevresinde 14 Haziran 2024 tarihinde meydana gelen şiddetli dolu yağışı ciddi zararlara neden olmuştur. Özellikle Kırklareli merkeze bağlı Kavaklı, Üsküp, Vize ilçemize bağlı Sergen beldemizde, Kızılcıkdere, Üsküpdere, Asılbeyli, Karıncak, Dokuzhöyük, Arizbaba ve Bayramdere köylerimizde etkili olan dolu yağışı vatandaşlarımızın evlerine, iş yerlerine, çatılarına, ekipmanlarına ve aynı zamanda araçlarına ciddi zararlar vermiştir.
Afet sonucu bölgemizde özellikle ayçiçeği, buğday, arpa, tarlaları, meyve ve sebze bahçeleri, kanatlı hayvanlar zarar görmüş, vatandaşlarımız ve üreticilerimiz de perişan olmuştur. Afet sonrası tek tesellimiz insan kaybının olmaması.
Afetin hemen ardından Grup Başkan Vekilimiz Sayın Gökhan Günaydın'la birlikte afetin yaşandığı bölgeyi ziyaret ederek vatandaşlarımızın yaşadığı afeti yerinde inceledik, geçmiş olsun dileklerimizi sunduk; yapılması gerekenleri ve acil tedbirler konusunda da yetkilileri uyardık.
Afetten bugüne on iki gün geçmesine rağmen vatandaşlarımızın sorunları çözülmemiş ve çözüm konusunda da rahatlatıcı herhangi bir açıklama yapılmamıştır.
Kırklareli'nde afetten etkilenen vatandaşlarımızın ve üreticilerimizin zararlarının tespit çalışmaları en kısa sürede tamamlanmalı ve bölgemiz afet bölgesi olarak ilan edilmelidir.
Çiftçi kayıt sistemine dâhil olsun veya olmasın tüm üreticilerimizin, vatandaşlarımızın zararları en kısa sürede karşılanmalıdır.
Üreticilerimizin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine, vergi dairelerine, sosyal güvenlik kuruluşlarına olan tüm borçları faizsiz olarak ertelenmelidir.
Değerli milletvekilleri, unutmayın,
Üretici yoksa üretim yoktur, üretim yoksa emin olun ki yaşam da yoktur.”