Reflüye karşı 10 etkili öneri!
Mide sıvısının yemek borusuna kaçmasıyla oluşan ve göğüs kemiği arkasında yanma ve ağıza acı su gelmesine yol açan hastalık; kronik öksürük, boğazda yanma, ses kısıklığı, yutma güçlüğü, ağız kokusu, göğüs ağrısı ve dişlerde tahrişe bile neden olabiliyor. Ses kısıklığı veya öksürük yakınması ile kulak, burun ve boğaz uzmanına ya da göğüs ağrısı nedeniyle kardiyoloji uzmanına başvuran hastada ana sorun reflü olabiliyor.
Pandemide; sık ve daha fazla yemek, fast-food tarzı yiyecekler tüketmek, hareketsiz kalmak, kilo almak ve gece atıştırmalıklarına ağırlık vermek reflü hastalığının yaygınlaşmasına neden oldu. Reflü hastalığında yaşam tarzı değişiklikleri tedavinin temelini oluşturuyor. Aksi takdirde tedaviden başarılı sonuç almak mümkün olmayabiliyor.
Reflüyü artıran yiyeceklerden uzak durun!
Kızartmalar, aç karnına ve aşırı kahve-çay içmek, asitli içecekler tüketmek, yemek borusunun altında koruyucu bir mekanizma olan kasın gevşemesine yol açıyor. Bu durum da yemek borusuna mide sıvısının geçişini kolaylaştırıyor. Bu nedenle portakal ve domates gibi asit içeriği yüksek besinleri kısıtlı tüketmeli, aşırı salçalı yemeklerden kaçınılmalıdır. Hazır ve katkı maddesi içeren paketli gıdalar, soslu yiyecekler, aşırı acı, tuzlu ve baharatlı gıdaların tüketiminden de uzak durulmalıdır.
Büyük porsiyonlardan kaçının
İhtiyacımızdan fazla büyük porsiyonların tüketilmesi karın içi basıncı artırarak reflüyü kolaylaştırır. Aynı öğünde çorba, ana yemek, salata, tatlı veya meyvenin birlikte tüketilmesi yerine porsiyonları küçülmek, meyve ya da tatlıyı ara öğünde tüketmek tercih edilebilir.
Yemeklerde fazla su içmeyin
Öğünlerde yemekle beraber su tüketilmesi yemek hacmini artırarak, reflü oluşumunu kolaylaştırır. Su tüketimi öğün arasına kaydırılmalıdır, ayrıca öğün aralarında içilen su yemek borusuna kaçan mide sıvısını temizleyerek reflüyü engelleyecektir. Yemek sonrası hazmı kolaylaştırmak için maden suyu tüketmek sanılanın aksine reflüyü artıracaktır.
Gece atıştırmalıklarından uzak durun
Geç saatlerde meyve, çerez ve çikolata gibi atıştırmalıkların tüketilmesi, uyku öncesi besinlerin hazmedilememesine yol açar ve reflü şikayetini artırır. Bu nedenle yatmadan önceki son üç saatte yemek yemekten ve atıştırmalıklardan kaçının.
Yatağın baş kısmını yükseltin
Özellikle gece reflüsü olan kişiler uyurken yatağın başını en az 30 derecede yükselterek yatmalı ya da çok yüksek olmayan, başın gövdeden biraz daha yukarıda olmasını sağlayacak yastıkla yatmalıdır. Yatarken başın biraz yüksekte olması mide asidinin yemek borusuna ya da boğazınıza gelmesini engelleyecektir.
Kilo almayın
Obezite tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla artan, bir pandemi halini alan önemli bir halk sağlığı sorunu. Toplumun 1/3’ü obez, 1/3’ü ise fazla kilolu. Obezite ve bel çevresindeki artış ile karın içi basınç artar ve bu da reflü oluşumunu kolaylaştırır. İdeal vücut ağırlığına ulaşılması ile reflü kontrol altına alınabilir ve sürekli ilaç kullanımı önlenebilir.
Bedeni saran sıkı giysiler giymeyin
Kemer, korse gibi sıkı ve bedeni saran giysiler karın içi basıncını artırarak reflüye zemin hazırladığından sıkı kıyafetlerden kaçınılmalıdır.
Yemek sonrası hemen uzanmayın
Yemekten hemen sonra uzanmak reflüyü kolaylaştıran önemli bir tehlikedir. Yemekleri yedikten sonra en az 3 saat oturur veya dik pozisyonda kalmalı, hemen uzanılmamalıdır.
Sigara ve alkolden uzak durun
Sigara ve alkol yemek borusunun savunma mekanizmalarını bozar, ayrıca yemek borusunun altındaki kasın gevşemesine yol açarak reflüyü kolaylaştırır.
Düzenli ve doğru zamanda egzersiz yapın
Kilo kontrolünü sağlamanın en önemli yolu diyet ile beraber düzenli egzersiz yaparak kalori açığı oluşturmaktır. Yemekten hemen sonra yapılan egzersiz reflüyü kolaylaştırarak, egzersiz kalitesini de etkileyecektir. Haftada 3-5 kere en az 30 dakika yürüyüş faydalı olacaktır.
Dikkat! Endoskopik inceleme gerekebilir!
Reflü hastalığının yönetiminde yaşam tarzı değişiklikleri tedavinin temelini oluşturur. Özellikle 45 yaş üzerinde reflü yakınması olan kişilerde, reflüye eşlik eden kansızlık, yutma zorluğu, bulantı, kusma, kilo kaybı ve iştahsızlık sorunu yaşayanlarda, ilaç tedavisi ile kontrol altına alınamayan reflü yakınması olanlarda mutlaka endoskopik inceme yapılmalıdır.