Türkiye, Maarif Okulları ve diplomasi çalışmalarıyla FETÖ'nün eğitim istismarına alan bırakmıyor

Türkiye, Maarif Okulları ve diplomasi çalışmalarıyla FETÖ'nün eğitim istismarına alan bırakmıyor
Türkiye, 15 Temmuz'un 6'ncı yılında ortaya koyduğu etkin, yaygın eğitim diplomasisi ve Maarif Okulları ağıyla Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) eğitim istismarına izin vermiyor.

Daha önce Türkiye'nin tarihi ve uluslararası imajını istismar ederek ülkelere okullar vasıtasıyla yayılan FETÖ, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 2016'da çıkarılan kanunla devletin resmi uluslararası eğitim kurumu olarak kurulan Türkiye Maarif Vakfının (TMV) 49 ülkede okullar açmasıyla giderek etkinliğini kaybediyor.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Türkiye'nin uluslararası eğitim sahasına resmi olarak girişiyle FETÖ’nün eğitim yapılanması, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden bu yana belirgin şekilde zayıfladı.

15 Temmuz öncesinde hemen her kıtada ve çok fazla ülkede varlık gösteren FETÖ, gelinen noktada Asya ve Afrika'daki okullarının büyük çoğunluğunu yitirerek Batı dışı dünyadan izole olup, Avrupa ve Amerika'ya sıkıştı.

Bunda Türkiye'nin örgütle mücadelede uluslararası alanda yürüttüğü etkili diplomasi ve Türkiye'nin resmi uluslararası eğitim kurumu olarak 49 ülkedeki Maarif Okullarının ortaya koyduğu nitelikli, şeffaf ve ülkelere güven veren yaklaşımı büyük etken oldu.

TMV, eğitim alanında şeffaf, bilimsel, resmi, yerel ve uluslararası müfredatları esas alarak insanlığın ortak değerleri çerçevesinde oluşturduğu uluslararası marka eğitim kurumu kimliğiyle Türkiye'nin FETÖ'nün eğitim ayağıyla mücadelesinde önemli görevler üstleniyor.

Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla yakın koordinasyon içinde yürütülen diplomasi faaliyetleri neticesinde bugüne kadar 20 ülkede FETÖ/PDY iltisaklı okullar kapatıldı ve bunlardan 234'ü TMV'ye devredildi.

46 ülkede FETÖ/PDY iltisaklı okulların devri ve yeni okulların açılması amacıyla da 92 farklı protokol imzalandı.

Türkçe öğretiminden yurt dışında yaşayan Türklerin çocukları için eğitim merkezleri açmaya, okul öncesi programından başarılı okullar zinciri kurmaya kadar TMV, yurt dışında eğitimle ilgili hemen hiçbir alanı boş bırakmayarak örgütü işlevsiz bir konuma düşürüyor.

TMV, 32 ülkede 172 okul açtı

TMV, Türkiye açısından stratejik önem arz eden veya Türk diasporasının yoğun olduğu ülkelerde eğitim ihtiyacını karşılamak amacıyla 32 ülkede 172 yeni eğitim kurumu açtı.

Bunlardan Avrupa ağırlıklı 12 ülkede, 21 eğitim merkezi açarak Türk çocuklarının ana dilleri Türkçeyi öğrenmesi, akademik başarıları ve kültürel aidiyetlerini sürdürmelerine katkı sunuluyor.

49 ülkedeki 428 eğitim kurumu ve 50 bin öğrenci ile yaygınlık bakımından Türkiye, dünya eğitim liginde ilk 5 ülke arasında yer alıyor.

Dünya genelinde Türkiye’nin ülkelerle geliştirdiği güvenilir dış politika ve başarılı diplomasi neticesinde, özellikle Maarif Okullarının kısa zamanda 6 kıtada kabul görmesi, FETÖ’nün elindeki sözde kurumlara toplumlar ve yönetimler nezdinde itibar ve zemin kaybettirdi.

FETÖ, Türkiye adına resmi olarak Maarif Vakfının eğitim sahasına girişiyle ülkelerdeki meşruiyetini ve dünyadaki etkinliğinin dörtte üçünü kaybetmeye başladı. Asya ve Afrika’daki varlığını neredeyse tamamen kaybeden örgüt, bugün adeta Avrupa ve Amerika kıtasına sıkışmış durumda.

Türkiye, ABD, Kanada ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden daha somut iş birliği beklenildiğini tüm girişimlerde gündeme getirmeye devam ediyor.

FETÖ'nün ABD'deki "charter" okulları

Örgütün özellikle ABD genelinde faaliyet gösteren “charter okulları”, FETÖ’nün yurt dışındaki en önemli gelir kaynağını teşkil ediyor.

ABD’deki en büyük “charter” okul işletmecisi olan FETÖ, örgüt tarafından bu okullarda açılan ihale ve hizmet alımları yoluyla mensuplarına ve iltisaklı kuruluşlara mali kaynak aktararak önemli ekonomik kazanç sağlarken, sadece ABD’deki değil dünya genelindeki faaliyetlerini de finanse edebiliyor.

Sözde okullar, nitelikli çalışma vizesiyle örgüt mensuplarının ABD’ye getirilmelerine, bu ülkede çalışabilmelerine, 15 Temmuz sonrası Türkiye'den kaçan FETÖ mensuplarının bu ülkede kalışlarının meşrulaştırılmasına, FETÖ mensuplarınca kurulan şirketlere ihaleler yoluyla para aktarılmasına, siyasi bağış yöntemiyle siyasetçiler ve yerel makamlar üzerinden nüfuz kazanılmasına ve lobiciliğe aracılık ediyor.


Muhabir: Mustafa Deveci

HABERE YORUM KAT