ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, Cumhuriyetçi partililere, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Florida’da bulunan malikanesine yapılan baskından dolayı Federal Soruşturma Bürosu ve diğer kolluk kuvvetlerine yönelik saldırılarına son vermeleri çağrısında bulundu.
Trump'ın evini basan FBI'ın nükleer silahlarla ilgili belge aradığı iddia edildi
Pelosi, Kongre’de düzenlediği haftalık basın toplantısında, son günlerdeki gelişmeleri değerlendirdi.
Trump’ın evinde yapılan aramadan sonra Cumhuriyetçilerin söylemlerinin kamu görevlilerine yönelik şiddet tehdidini arttırdığını belirten Pelosi, “Kongre üyeleri de dahil olmak üzere kamu görevlilerine yönelik tehdit Trump’ın açıklamalarıyla daha da kötüleşti." şeklinde konuştu.
Pelosi, “Cumhuriyetçilerin bulunduğu odada, söylemlerinin kolluk kuvvetlerine yönelik saldırılara teşvik etmek yerine 'Sadece sakin olun, gerçeklerin ne olduğunu görelim ve ona göre hareket edelim' diyen bir yetişkin olacağını düşünmek isterdiniz.” dedi.
FBI baskınının içeriği ve devam eden soruşturma konusunda kamuoyunda tartışılanların dışında bilgisi olmadığını öne süren Pelosi, haberlerde yer alan “nükleer silahlarla ilgili belgelerin arandığı” haberlerine işaret etti. Pelosi, “Eğer o belgelerin doğası öyleyse, bu çok ciddi.” diye konuştu.
FBI ajanlarının 8 Ağustos’ta Trump’ın Florida’da bulunan Mar-a-Lago malikanesine yaptığı baskına Kongre üyesi bazı cumhuriyetçiler tepki göstererek, sosyal medya hesaplarından “FBI’yı yok edin”, “FBI’ın kaynaklarını kesin” şeklinde paylaşımlarda bulunmuştu.
Ayrıca dün, ABD'nin Ohio eyaletinde, Rick Shiffer adlı silahlı bir saldırgan, AR15 tarzı yarı otomatik silahla FBI ofisine girmeye çalıştıktan sonra polisle girdiği çatışmada öldürülmüş, Amerikan basınında, Shiffer'in sosyal medya hesabında, Trump'ın evine baskın düzenlenmesine tepki gösterdiği ve takipçilerini silahlanmaya çağırdığı şeklinde bilgilere dikkat çekilmişti.
Adalet Bakanı Merrick Garland, Trump'ın evine yapılan FBI baskını ile ilgili dün ilk kez kameraların karşısına çıkarak FBI ajanlarını “yurtsever kamu hizmetlileri” diye nitelemiş, kolluk kuvvetlerine yönelik şiddet tehdidi söylemlerine karşı çıkmıştı.