Pandemiden en çok etkilenen sektörlerden biri de lojistik oldu. Tedarik zincirinin önemli unsurlarından birini oluşturan nakliyeciler de akıllı teknolojileri kullanarak iş stratejilerini dönüştürmek üzere kollarını sıvadı. Dünyanın en büyük konteyner nakliye şirketi Maersk, SAP teknolojilerini kullanarak nakliye şirketinden uçtan uca tedarik zinciri sağlayıcısına dönüşme yolunda önemli bir aşama kaydettti.
Küresel kurumsal uygulama yazılımı pazarının lideri SAP, İspanya’nın başkenti Barselona’da 24-25 Mayıs tarihlerinde düzenlediği SAP Sapphire etkinliğinde müşterileri ve iş ortaklarının yanı sıra sektör profesyonellerini buluşturdu. SAP etkinlikte; stratejik iş modellerini ve tedarik zincirlerini dönüştüren, müşteri deneyimini geliştiren, yenilik ve büyümenin önünü açan küresel başarı hikayelerini de açıkladı.
Dijital dönüşüm için SAP’yi tercih eden küresel şirketler arasında, dünyanın en büyük konteyner nakliye şirketi Maersk de yer aldı. Konteyner nakliyesi, liman terminalleri, lojistik ve tedarik zinciri işletmeleri dahil olmak üzere çok çeşitli iş alanlarına sahip Maersk’in, stratejik dönüşümünü hızlandırmak, iş süreçlerini otomatikleştirmek, verimliliği ve kullanım kolaylığını artırmak için SAP Business Technology Platform'u kullanarak dijital dönüşümde önemli bir ilerleme kaydettiği duyuruldu. Dünya çapında 100'den fazla ülkede 700'den fazla gemi işleten Maersk’in, SAP teknolojileriyle bir nakliye şirketi olmaktan çıkıp uçtan uca tedarik zinciri sağlayıcısına dönüşeceği bildirildi.
Uçtan uca tedarik zinciri sağlayıcısı olacak
Konuyla ilgili açıklama yapan Maersk Technology Mühendislik Direktörü Tapan Dash, “Maersk, uçtan uca bir tedarik zinciri sağlayıcısına dönüşme yolunda ilerliyor. Bu, hava ve kara taşımacılığının yanı sıra depolama ve dağıtım dahil olmak üzere taşımacılık sektörünün diğer alanlarına geçmemizi gerektiriyor. Tedarik zincirine ve lojistiğe harcanan paranın %10'dan azı okyanus taşımacılığına giderken, Maersk'in işini genişletmek ve büyümeye devam etmek için başka alanlara geçmesi gerekiyor” dedi.
Tapan Dash sözlerine şöyle devam etti: “Maersk, dönüşümü hızlandırmamıza yardımcı olmak için platform tabanlı bir model geliştirdi. Model, müşteriler, tedarikçiler veya çalışanlar için değer yaratan varlıklardan oluşan birkaç farklı dijital platformdan oluşuyor. Her varlık, farklı iş fonksiyonlarını, uygulamaları, verileri ve analitiği entegre ediyor. Maersk şu anda finans, sipariş yönetimi, tedarik zinciri yönetimi gibi 10-15 uçtan uca platforma sahip. Sürekli olarak yeni platformlar ekliyoruz. Son olarak da sürdürülebilirlik platformu oluşturduk.”
SAP S/4HANA Cloud ERP'yi uygulama yolunda ilerliyor
Maersk'in SAP S/4HANA Cloud ERP'yi uygulama yolunda ilerlediğini belirten Tapan Dash, “Standart bir SAP S/4HANA çözümü için yola çıktık, inovasyonu desteklemek üzere de SAP Business Technology Platform’u tercih ettik. İşin sırrının burada olduğunu düşünüyorum” dedi ve şunları ekledi: “‘Maersk tarafından tasarlandı, üretildi ve teslim edildi’ dediğimiz bir konseptle çalışıyoruz. Yaklaşık 1.500 kişilik teknoloji organizasyonumuz, son birkaç yılda 6 binin üstüne çıktı. 2019’da SAP ekibimizde yalnızca 35 kişi vardı, 2022’yi 300 kişiyle tamamladık. Hedefimiz 2024 yılına kadar 550’yi aşkın SAP uzmanına sahip olmak.”
İşin kalbinde SAP Business Technology Platform var
Veri ve analitiği, yapay zekayı, uygulama geliştirmeyi, otomasyonu ve entegrasyonu tek ortamda buluşturan SAP Business Technology Platform, Maersk'in tedarik zincirinde uçtan uca hizmet verme stratejisini hızlandırmada kilit bir rol oynuyor. Müşteri kredi yönetimi, satıcı hesap mutabakatı, hazine garantileri, kargo teslimi, planlama ve analiz gibi alanlarda uygulama ve çözümler geliştirmek ve uygulamak için SAP Business Technology Platform kullanılıyor.
Teknolojinin Maersk'te önemli bir rol oynadığına ve dönüşümün temel itici güçlerinden biri olduğuna dikkat çeken Tapan Dash, sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı: “BT ortamımızı basitleştirmek ve daha çevik hale getirmek istiyoruz. SAP Business Technology Platform ile iş süreçlerimizi düzene sokabilir ve uygulamalarımızı daha çevik hale getirebilir, müşterilere, tedarikçilere veya çalışanlara daha sezgisel ve kullanıcı dostu bir deneyim sağlayabiliriz.”