Aynı zamanda OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi olan Öztürk, AA muhabirine, TOBB Kadın Girişimciler Kurulunun çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.
Kurul olarak dünya ölçeğinde ve Türkiye'de kadının nerede olduğu konusunda karşılaştırma yaptıklarını ifade eden Öztürk, bu kapsamda kadın girişimciliğini geliştirmek, girişimci kadın sayısını ve potansiyelini artırmak için çalışmalar yaptıklarını söyledi.
Öztürk, kadın istihdamı ve cinsiyet eşitliği konusuna da yöneldiklerine dikkati çekerek,"Geçmişte 'Kadınların girişimciliği konusunda çaba harcayacağız, girişimciliği destekleyeceğiz, sayılarını ve potansiyelini artıracağız.' derken şimdi diyoruz ki 'Girişimci olmak için her şeyden önce kadının cesaretlenmesi, kendine güvenmesi, yetkin hale gelmesi ve istihdama girmesi lazım.' Kadınların çalışmanın nasıl olduğunu bilmesi, kendine güvenmesi lazım ki işe girdikten sonra da o süreçteki başarısıyla 'Ben başarabiliyorum, yapabiliyorum, daha iyisini de yapabilirim.' diye düşünsün ve koşulları çerçevesinde girişimcilik hayalleri kurmaya başlasın, kendi hayallerini gerçekleştirsin. Bunun için istihdam üzerinde duruyoruz." diye konuştu.
Hedef, kadının toplumdaki yerini güçlendirmek
Kadının toplumdaki yerinden ve birtakım söylemlerden kurtulması için eğitimle işin içine girmek istediklerini vurgulayan Öztürk, yerine göre 81 ilde cinsiyet eşitliği karnesi çalışmaları yaptıklarını bildirdi.
Öztürk, bu kapsamda bazı illerin üst sıralarda olduğunu, bazı illerde ise "kadının adının olmadığını" belirterek, buralarda aile okulları açmak istediklerini dile getirdi.
Bu okullarda projeler üretilerek kadınların güçlendirilmesi gerektiğini ifade eden Öztürk, şunları söyledi:
"Bunun için 'Nasıl onların pencerelerini açıp, odalarına güneşin girmesini sağlayabiliriz?' dedik. Biz burada her tür iyi koşullara sahipken o cesareti, fırsatı bulamayan milyonlarca kadınımız var. Kurul olarak kadın konusu üzerine yoğunlaştık. Kadının mesleği olamaz ve mesleğin cinsiyeti yok, kadın her mesleği yapabilir. Doğasında üretkenlik, yaratıcılık olan, inanılmaz vasıflara sahip kadının başaramayacağı hiçbir şey yok, buna inanıyoruz. Yeter ki desteklensin. Bu desteği verecekler ise kurumlar, çevresindeki bireyler ve yakınlarıdır." diye konuştu.
Kadın var olduğu sürece yarının var olacağını vurgulayan Öztürk, çalışmalarının o yönde olduğunu anlattı.
Öztürk, kadın girişimciliği konusunda Türkiye'de yaptıkları projelere dikkati çekerek, "Çalışmalarla güzel projeler yapıyoruz. 'Sanayide Kadın Eli Projesi' ile binlerce kadını işe alıyoruz. Yani kendi sahibi olduğum şirkette kadın gücü projelerimizle 80 ilimizde şu anda pompa başında kadınlar çalışıyor, bu hiç yoktu. Projelerimizle her sektörde kadınların yer almasını istiyoruz. Kadın projeleri yapan şirketleri destekliyoruz. Onlara kadınlarımıza kapılarını açmaları için mektuplar yazdık. Kadın istihdam sayısını üst sıralara taşıyalım istiyoruz." dedi.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkelerinin kurucularından olan Türkiye'nin örgüt ülkeleri arasında kadın istihdamında son sırada olduğuna dikkati çeken Öztürk, bu sıralamayı değiştirmek için çalıştıklarını kaydetti.
Öztürk, 'Geleceğin, gelişmiş ve kalkınmış Türkiye'sinden bahsederken kadının değerini nasıl yukarıya taşıyabiliriz'i düşündüklerini belirterek, Türkiye'nin Girişimci Kadın Gücü Yarışması ile kadınları yüreklendirmek, kendi kendilerine yaptıklarını görünür hale getirmek ve diğerlerine de örnek olmalarını sağlamak istediklerini dile getirdi.
Girişimci olmak isteyen kadınlara öneriler
Öztürk, girişimciliğin bir anda olamayacağını, yeteneğin, yetilerin ve imkanların bulunması gerektiğini anlattı.
Girişimci olmak isteyen kadınlara tavsiyelerde bulunan Öztürk, şöyle konuştu:
"Girişimci olmak isteyenlerin çevreye açık olması, 'Çağın fırsatları neler, bu fırsatlarda ben ne yapabilirim'i görmesi lazım. Geçmişte fırsat olabilir ama gelecekte fırsatlar neler, bunları görüp düşünebilmesi gerekiyor. Kadınlar, 'Benim bilgim, becerim, sermayem neye yeter, nereden başlarsam başarılı olabilirim'i düşünmeli. Tek başına hiçbir başarı olmaz. Ben girişimci kadınlarımıza çevrelerinde işi iyi bilenlerle birlikte yürümelerini tavsiye diyorum. Yani 'Ben en iyisini biliyorum' diye değil. İşi iyi bilen ve yolu gösterebilecek ekiplerini kursunlar. Tabii ki ticaretin mantığında kazanmak var ama bazen öyle olur ki çok ticari düşündüğünüzde kaybedersiniz. Bunun için 360 derece düşünmek gerekir. İnsani bakış açısı hiç yitirilmemeli. İçinde bulunulan duruma göre hareket edilmeli. Ayrıca eğitim ve girişimcilik de bununla ilintili. Bu kapsamda girişimcilikte edinilmesi gereken en temel yetkinlik eğitimdir."
Gerçekleştirdikleri projelere değinen Öztürk, halen "İşimiz Temiz Projesi"ni yürüttüklerini dile getirdi.
Öztürk, proje kapsamında salgınla daha da gündeme gelen hijyen konusunda ülkedeki kadınların işlettiği mikro işletmelerde standart oluşturmaya çalıştıkları bilgisini vererek, "Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile yürüttüğümüz İşimiz Temiz Projesi ile bütün mikro işletmelerde çalışanlarına ve iş sahiplerine temizlik hijyen kursları veriyoruz, onların sağlıklı hizmet vererek geliştirilmesini sağlamak için. Onun dışında eğitim projelerimiz var. Bunun yanında kadınlarımızı çalıştıracak firmalarımıza, sürekli kadının önemini, başarabileceğini ve kadın olmazsa kalkınma olmayacağını anlatarak teşvik etmeye çalışıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Muhabir: Ayşe Böcüoğlu Bodur