Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Türk-İslam medeniyetinin ilim paradigması, daha güçlü şekilde ihya edilmeyi bekliyor. Binlerce yıllık tarihi birikimin muhasebesini yaparak, geleceği inşa etmenin sorumluluğunu taşıyoruz." dedi.
Oktay, daha önce kendisine "Fahri Profesörlük" unvanı verilen Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi'nin akademik yıl açılışı törenine çevrim içi katılarak yaptığı konuşmada, üniversiteyi kadim Türk medeniyetinin yeniden ihya edildiği merkezlerden biri olarak gördüğünü belirtti.
Kazakistan ziyareti kapsamında geçen martta üniversiteye ziyarette bulunduğunu ve üniversitenin 30 yılda katettiği mesafeyi yerinde müşahede ve takdir ettiğini hatırlatan Oktay, "Öğrencisi ve tüm personeliyle her biriniz Pir-i Türkistan Hoca Ahmet Yesevi'den feyz alarak geleceği inşa edenlersiniz. Dilimizi, değerlerimizi ve ilim aşkımızı atayurdumuzda yaşatanlarsınız. Yusuf Has Hacib'den Seyyid Yahya Bakuvi'ye, Maktumkulu Firaki'den Nizami Gencevi'ye uzanan, düşünce dünyamızın irfan bayrağını zamanın ötesine taşıyanlarsınız." diye konuştu.
Fuat Oktay, dünyanın farklı bölgelerinden öğrenci ve akademisyenlerle üniversitenin maneviyatı ile tefekkür sınırlarını genişlettiğini vurgulayarak, üniversitenin bugün geldiği noktanın, 30 yıl önce temelleri atılırken Türkiye ve Kazakistan'ın birlikte oluşturduğu mefkurenin hayata geçtiğini gösterdiğini söyledi.
Türk dünyasının ilk ortak devlet üniversitesinde ortak dil, tarih ve kültür misyonu ile kardeşlik ve dayanışmanın perçinlendiğine dikkati çeken Oktay, "Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev başta olmak üzere üniversitenin kuruluşunda tüm emeği geçenleri saygıyla anıyor, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Kasım Tokayev liderliğinde üniversitemizin gelişimine katkı verenlere şükranlarımı sunuyorum." ifadesini kullandı.
- "Günümüzde üniversiteler, her zamankinden çok daha belirleyici konumdadır"
Oktay, üniversitelerin bilgiyi üreten, üretilen bilginin yayılmasını sağlayan ve bilginin toplum için faydalı bir ürüne dönüşmesine imkan veren kurumlar olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Günümüzde nitelikli insan kaynağının artan önemi ve bilginin katlanma hızı ile birlikte üniversiteler, her zamankinden çok daha belirleyici konumdadır. Yükseköğretime ciddi yatırım yapan ve bu konuda akılcı politikalar uygulayan ülkelere baktığımızda her birinin bölgesel ve küresel güç olma yolunda gelişme gösterdiklerini görebiliriz. Bizler, Cumhurbaşkanımız liderliğinde nesillerin en iyi şekilde yetişmesi ve akademik üretimin sürdürülebilir şekilde katma değere dönüşmesi için yükseköğretim konusuna azami önem veriyoruz.
Yükseköğretimde vizyonumuz, üniversitelerimizin üretkenlik, inovasyon ve sürdürülebilir ilerlemenin markalaşmış birer merkezi haline gelmesidir. Bu hedefle ilerlerken geçmişten, kültür ve bilgi mirasımızdan kopuk olmak gibi bir lüksümüz bulunmamaktadır. Nesillerimizin, köklü tarihinin bilincinde, bu bilinçle geleceğe söyleyecek sözü olan, özgüveni ve azmi yüksek şekilde yetişmeleri için çalışıyoruz. Sadece Türkiye'yi, Batı'yı değil; Doğu'yu, Tanrı Dağları'ndan Altay Bozkırları'na atayurdunu bilen, hisseden ve yaşayabilen zihinlerle ilerleyeceğimize inanıyoruz. Sizlerin de bu duygu iklimi içinde olduğunu biliyor, yeni başlayan akademik yılda her birinizden çok daha fazla gayret ve fedakarlık bekliyoruz. Türk-İslam medeniyetinin ilim paradigması, daha güçlü şekilde ihya edilmeyi bekliyor. Binlerce yıllık tarihi birikimin muhasebesini yaparak geleceği inşa etmenin sorumluluğunu taşıyoruz. Bu coğrafyada, Moğollar, dönemin en kıymetli eserlerinin bulunduğu kütüphaneleri yakıp yıkarken, ilmi birikime alimler sahip çıkmadı mı? Bağdat yerle bir edildiğinde, kültürel mirası bugünlere taşıyan ulema değil miydi? Medeniyet birikimine sahip çıkarak geleceğe yürümek için gün bugündür."
- "Üzerimize düşen ne varsa yapmaya devam edeceğiz"
Oktay, 2022-2023 Akademik Yılı'nda, diğer Türk devletlerindeki üniversiteler başta olmak üzere üniversiteler arası iş birliklerinin, özgün araştırmaların, tasarımın ve inovasyonun güçlendirilmesini isteyerek, "Üniversitemizin kuruluş mantığında yatan fikir birliği temelinde bunu hep birlikte yapalım. TİKA, YTB, YÖK, THY, ASELSAN ve TUSAŞ gibi kuruluşlarımızla birlikte hayata geçirilen ortak projelerin faydalı sonuçlar verdiğini hepimiz biliyoruz. Bu iş birliklerinin daha ileriye taşınması ve üniversitemizin yükseköğretimde nitelik açısından daha ileriye gitmesi için üzerimize düşen ne varsa yapmaya devam edeceğiz." sözlerini sarf etti.
Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi öğrencilerini her yeni günde bilimin, araştırmanın ve kendini geliştirmenin gücüne inanarak vakitlerini en verimli şekilde geçirmeye çağıran Oktay, laboratuvarlardan, araştırma merkezlerinden yayılan ilmin ışığının, Türkistan'dan dünyayı aydınlatmasını ve her çalışmanın insanlığa yararlı olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, üniversiteli gençlere şöyle hitap etti:
"Kaleminiz Hoca Ahmet Yesevi'den, cetveliniz Uluğ Bey'den ilhamla işlesin. Fikirleriniz Muhammed Harezmi, Ahmet Fergani, Ebu Reyhan Biruni, İbni Sina ve Ebu Nasr Farabi gibi abide isimleri yaşatsın. Her fakültemizin kendi alanında başarılarından uluslararası alanda söz ettirmesini, özellikle yapay zeka, artırılmış sanal gerçeklik, medikal nano teknolojiler, akıllı malzemeler ve biyomoleküler gibi alanlarda yeniliklere imza atmasını bekliyoruz. İnanıyorum ki her biriniz böyle bir üniversitede olmanın anlamını kavrayarak azim ve kararlılıkla çalışacak, hocalarımızın destekleriyle başarıdan başarıya koşacaksınız."
Türkiye olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Hoca Ahmet Yesevi Üniversitesi'ni her anlamda güçlü bir şekilde desteklemeyi sürdüreceklerinin altını çizen Oktay, üniversitenin akademik ve idari personeline teşekkür etti.