İşte, işitme kaybının 8 işareti

Özellikle yaşa bağlı işitme kayıplarının önemine dikkat çeken uzmanlar, aile üyelerinin işitme kaybı belirtilerini fark edip hekime başvurmasının oldukça önemli olduğunu belirtiyor.

İşitme kaybı, insanın hayatından yalnızca işitme becerisini azaltan bir kayıp türü değildir. İşitme kaybının aynı zamanda; kişinin konuşmaları anlamasına, gürültülü bir ortamdaki konuşmaları ayırt edebilmesine ve seslerin yönünü tayin etmede zorlanmasına da yol açabildiğini belirten Odyolog Bahtiyar Çelikgün, “Özellikle yaşa bağlı işitme kayıpları, büyük ölçüde tiz seslerde hafif bir şekilde başlayarak yıllar içerisinde yavaş yavaş etkisini artırıyor. Bu sinsi ilerleme, pek çok birey tarafından doğrudan fark edilmeyebiliyor. Bu nedenle işitme kaybı belirtilerine dikkat edilmeli” dedi.

Aile üyelerinin işitme kaybı belirtilerini fark edip hekime başvurulması açısından önemli rollerinin olduğunu vurgulayan Çelikgün, “İşitme cihazı kullanımında en büyük başarı, işitme kaybına erken müdahale edildiğinde kazanılır. Bu noktada ailelerin desteği çok önemli” hatırlatmasında bulundu.

Odyolog Bahtiyar Çelikgün işitme kaybının önlenmesi açısından şu uyarılarda bulundu;

TV-Müzik sesinin fazla açılması, giderek sıklaşan konuşmaları tekrar ettirme alışkanlıkları, işitme kaybı yaşayan bireyin ve aile üyelerinin nispeten daha yüksek ses tonu ile konuşmaya başlaması. Evde farklı odalardan seslenince duyma-anlama güçlükleri, işitme kaybı yaşayan kişilerin normal işiten bireylere kıyasla daha fazla mental yorgunluk yaşayabilmesi. Aile ve arkadaşları ile sosyalleşme eğilimlerinin azalması, giderek içe kapanmanın gözlenmesi, telefon konuşmalarında veya yüz yüze sohbetlerde özellikle sokak gibi gürültülü ortamlarda zorlanmaya başlamak. İnsanların ağız ve yüzlerine daha fazla odaklanmaya başlamak işitme kaybının habercisi olabilir. Genellikle işitme kaybı yaşadığını fark etmeyen ve bu durumun yaratacağı olumsuz senaryoların farkında olmayan bireyler işitme testi için ikna edilmeli. İşitme kaybı olmasa bile yıllık düzenli kontrollere gidilmeli, işitme kaybı ne kadar erken fark edilir ve ne kadar erken işitme cihazı kullanımına başlanırsa, o oranda kulak ve beyin arasındaki bağlantı güçlü tutulabilir. Kulak işiten beyin ise kulaktan gelen bilgiyi işleyen yapıdır. İşitme kaybına hızlı bir şekilde müdahale edilmediğinde, beyin ile kulağın ilişkisi zayıflamaya başlar ve “Duyuyorum ama anlayamıyorum” şikayetleri başlar. İşitme kaybı yaşayan biri, giderek kendi konuştuğu anadilini anlamamaya başlar. İşitme kaybında önemli olan anlama becerisinin bozulmadan korunabilmesidir. Bunun da tek yolu, erken dönemde işitme kaybının tespit edilip iki kulağa birden işitme cihazı takılmasıdır.

İlk yorum yazan siz olun

Sağlık Haberleri