Depremin 300'üncü günündeki Hatay anlatıldı

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş depremin ardından geçen 300. günde basın mensupları ile bir araya gelerek gelişmeleri değerlendirdi.

HATAY (İGFA) - Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, yangın, pandemi, Suriyeli sığınmacılar gibi Hatay’ın birçok sorun yaşadığını ardından 6 Şubat’ta yaşanan deprem ile büyük kayıp verdiğini ve şehrin oldukça zor günlerden geçtiğine dikkat çekti.

Basın toplantısında HBB daire başkanları depremden itibaren gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında kapsamlı şekilde bilgi verirken Başkan Savaş depremden bu yana hükümetin yaptığı bazı uygulamalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Deprem öncesinde Hatay’ın birçok alt yapı sorununu çözdüklerini ancak deprem nedeniyle yineledikleri planlar çerçevesinde ilerlediklerini anlatan Savaş, Hatay’da en önemli sorunun yeniden imar konusu olduğuna dikkat çekti. Hükümetin mart ayında bir mimarlık ofisini master plan için görevlendirdiğini, bazı ilçe belediyelerinin deprem olmamış gibi önceki planlarını uygulamaya koyduğunu anlatan Lütfü Savaş, nisan ayında ‘’Eski Antakya’’ olarak bilinen 307 hektarlık alanın ‘’riskli alan’’ ilan edildiğini anlattı. Şu anda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının şehirde yetkili olduğunu, bazı alanlarda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın çalıştığını kaydeden Savaş, henüz bir planın askıya çıkmadığını hatırlattı.

REZERV ALANI İLANI İLE BELEDİYELERİMİZİN YETKİLERİ ALINIYOR

Gazetecilerin geçtiğimiz günlerde Antakya ve Defne İlçelerinin bazı bölümlerini ‘’rezerv alanı’’ ilan ettiğini belirtmesi üzerine Savaş, 16 Ekim 2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kararname ile ‘’Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’nın kurulduğunu ifade etti. Bununla yerleşim yeri olsun olmasın kentlerdeki arsalar üzerindeki tasarruf hakkının tek bir iradeye geçtiğini söyleyen Savaş, rezerv alanları ile ilgili düzenleme ile idareye ‘’her tür harita, plan, proje, arazi ve arsa düzenleme işlemleri ile toplulaştırma yapma’’ yetkisi verildiğini kaydetti. Savaş, düzenleme ile bu alanlarda bulunan taşınmazları satın almaya, ön alım hakkını kullanmaya, bağımsız bölümler de dâhil olmak üzere taşınmazları trampaya, taşınmaz mülkiyetini veya imar haklarını başka bir alana aktarma yetkisinin bakanlığa verildiğini söyledi.

REZERV YAPI ALANINDA SAĞLAM BİNALAR DA YIKILABİLİR

Düzenlemenin belediyelerin yetkilerini kısıtladığını ifade eden HBB Başkanı Savaş, ‘’Bakanlık; rezerv yapı alanlarında her türlü imar ve yapılaşma hizmetlerini durdurulabilir; taşınmazların satışını, devrini ve kiralanmasını yasaklayabilir. Yapıların, elektrik, su ve doğalgazını kestirebilir" dedi. Birçok konunun hala belirsizliğini koruduğunu kaydeden Savaş, ‘’Düzenlemeye göre rezerv yapı alanında bulunan sağlam binalar da kendi uygulayacakları proje bütünlüğü gerekçe gösterilerek yıkılabilir. Yetkililer ‘hak kaybı olmayacak’ diyor ama bilinmesini isterim ki gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Biz de şehrimiz için yakında açıklayacağımız konut üretme çalışmalarımızı ayrıca sürdürüyoruz, artık sorunlara bilimsel ve katılımcı yaklaşmak zorundayız’’ diye konuştu. Başkan Savaş sorular üzerine rezerv alanında yapılması planlanan konutların ücretsiz olmayacağını eninde sonunda hak sahiplerinin veya varislerinin maliyetleri ödemekle karşı karşıya kalabileceğini de sözlerine ekledi.

Bir gazetecinin Payas Belediye Başkanı Bekir Altan’ın ‘’Hatay Büyükşehir Belediyesinin Hatay’ı inşa etmeye 55 yıllık bütçesi yetmez…’ diyerek Büyükşehir Belediye Başkanının da iktidar partisinden olması gerektiğini ifade ettiğini söylemesi üzerine Savaş şunları söyledi; “Bekir Altan tecrübeli bir başkanımız ironi yapmıştır. Zaten biz hükümetle çalışıyoruz. Hükümet de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hükümeti, biz de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin belediyesiyiz. Aynı partide olmamamız şart değil. O zaman şöyle olsun; hiç seçim yapılmasın, kuvvetler ayrılığı olmasın, yasama, yürütme yargı dengesi olmasın, hep bir parti ülkeyi yönetsin. O zaman o ülke nasıl gelişecek? Rekabet olsun ki gelişsin. Şu anda hükümetin 2022 Şubat ayında çıkartmış olduğu bir kanuna göre hükümet bunları yapmakla mükellef, yani AFAD, Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı, İller Bankası yapmakla mükellef ama yapılanların borcunu da bize yazıyorlar zaten. Şunu da söylemeliyim, bizim Hatay’ın her noktası ile ilgili projemiz hazır. 20 yılı aşkınır iktidarlar, Altınözü yolu bitmedi, Yayladağı yoluna mıcır döktüler, ha bire kaza oluyor ve insanlar hayatını kaybediyorlar. Samandağ Çevreyolu, Kırıkhan-Reyhanlı arasındaki yol , Cilvegözü Sınır Kapısı yolu bitti mi? Ben size soruyorum. Amanos Tüneli açıldı mı? Belen-Topboğazı arasını 21 kilometreden 7 kilometreye indirecek yol bitti mi?

Benim Partim Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) de bu ülkenin kurucu partisi olduğunu ve iktidar olarak Türkiye'yi yönetmek istediğini kaydeden Savaş, “Bu nedenle en az geçen seçimlerdeki kadar, en az 11 tane büyükşehri almamız lazım. Hatta Balıkesir, Bursa, Manisa gibi birçok büyük şehri de alma ihtimalimiz var. Bu ihtimal varken tabii ki sayın genel başkanımız ve yetkili kurullarımız kazanacak bir adayla çıkmak ister. Bizim de kendi partimizle hiçbir sorunumuz, kavgamız, gürültümüz yok. Bu kadar değerli insanın Cumhuriyet Halk Partisi'nden aday olmak istemesi de partimiz için bir zenginliktir, biz saygı duyarız.” dedi.

İlk yorum yazan siz olun

Şehir Haberleri