ANKARA (İGFA) - Kısa adı SALKONDER olan Salça, Dondurulmuş ve Konserve Gıda Sanayicileri Derneği Başkanı Hakan Turan, 2023 sezonunda domates ekim alanların geçen yıla kıyasla yüzde 45 artmasına rağmen kota limitinin yaklaşık aynı kalmasının piyasada önemli sorunlara yol açacağına dikkati çekti.
Bu durumun, salçalık domates alım fiyatlarında önemli düşüşlere yol açacağını belirten Turan, “Türkiye 2022 sezonunda salçalık domates ekim alanları 33 bin hektar iken 2023 sezonu 48 bin hektara ulaştı. 2023 yılı rekoltesi hem iç piyasa hem de ihracat için yeterlidir. Kısıtlama nedeniyle firmalar üretime düşük kapasite ile devam ediyor. Bu durum hem istihdam üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor, hem de serbest piyasa domates satış fiyatları sözleşme fiyatlarının çok altında seyrediyor. Ürünler ya tarlada kalacak ya da çiftçiler büyük zarar edecek. Bu dönemde Türkiye’nin artan ihracat potansiyeli de değerlendirilememektedir” dedi.
SALKONDER Başkanı Hakan Turan, devam eden salça ihracat kısıtlamasına yönelik şu değerlendirmelerde bulundu:
“Salça ihracatı için Ağustos 2022-31 Temmuz 2023 için geçerli olan kısıtlama kararının kaldırılmasını beklerken, Türkiye toplamında maksimum 200 bin ton ihracat limiti açıklanmasını üzüntü ile karşıladık. Bir önceki yıl getirilen kısıtlamaya yıllık kümülatif değer olarak bakılırken, bu kez aylık bazda kota belirlendi ve aylar arasında geçiş yapılmasına da imkan verilmedi. Firmalarımız ilgili ayda tanınan kota miktarı kadar ihracat yapamazsa o miktar haklarından siliniyor. Kota dağıtımında uygulanan yöntemin daha adil olması ve sektörü zarara uğratan bu uygulamanın gözden geçirilmesi için haklı başvurularımızı Bakanlıklarımıza iletmeye devam ediyoruz.”
“İÇ PAZARDA TALEP YÜZDE 4 DARALDI”
İç pazarda 2022 Eylül ayından itibaren raf satış fiyatlarının artmayıp aksine düştüğünü, stok fazlalığı nedeniyle iç pazar talebinin bir önceki yıla göre yüzde 4 daraldığını belirten Turan, yeni getirilen aylık bazda kısıtlama uygulamasının ihracatçı firmalara büyük zorluklar getireceğini ve tanınan haklarını da kullanılamaz hale geleceğini söyledi. İhracatçı firmaların, yıllarca büyük emeklerle kazandıkları pazarları ve müşterileri kaybetme riskiyle karşı karşıya bulunduğunu belirten Turan, müşterilerin ürün taleplerinin karşılanamaması dolayısıyla pazar kaybı yaşanmasından endişe ettiklerini belirtti.