Başkan Tugay'dan İnsan Hakları Günü etkinliğinde açlık, yoksulluk, işsizlik mesajı "Dur demenin zamanı bugündür"
Yayınlanma:
İzmir Büyükşehir Belediyesi 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ne özel “Sağlıklı Kent İzmir” sloganıyla etkinlik düzenledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ne özel “Sağlıklı Kent İzmir” sloganıyla etkinlik düzenledi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Başkan Dr. Cemil Tugay, Türkiye’de giderek artan açlık, yoksulluk ve işsizliğe dikkat çekti. İzmir’in bu konuda ortaya koyduğu projelerle mücadelenin öncüsü olması gerektiğini söyleyen Başkan Tugay, tüm kitle örgütlerine çağrı yaparak “Bu gidişata dur demenin zamanı bugündür” dedi.İzmir Büyükşehir Belediyesi 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü kapsamında etkinlik düzenledi. Bu yıl “Sağlıklı Kent İzmir” temasıyla düzenlenen Dünya İnsan Hakları Günü etkinliği, Tarihi Havagazı Fabrikası’nda yapıldı. Oturuma İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Karabağlar Belediye Başkanı Helil İnay Kınay, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratları, meclis üyeleri, muhtarlar ve çok sayıda yurttaş katıldı. “76 yılda 76 milimetre ilerledi mi?”
Etkinliğin açılış konuşmasını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay yaptı. İnsan Hakları Günü’nün ortaya çıkış süreci hakkında konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, “İnsan Hakları Günü kabul edildikten bugüne 76 yıl geçti. 76 yılda 76 milimetre ilerledi mi insanoğlu bilemiyorum. En azından iyi niyetli insanlar ellerinden geleni yapıyor” dedi.
Bugün kent hakkından, çevre hakkından, doğa hakkından bahsettiğimizi ama temel değerlere baktığımızda açlıkla mücadelenin söz konusu olduğunu söyleyen Başkan Tugay, “Bugün sadece fikir beyan ettiler diye, yazı yazdılar diye, basın açıklaması yaptılar diye cezaevlerinde haksız ve hukuksuzca yatan pek çok değerli insanımızı kimse hatırlama ihtiyacı duymuyor. Sendikaların açlık sınırını 20 bin lira olarak açıkladığı bugünlerde asgari ücretin 17 bin lira olduğunu kimse konuşmuyor. İnanılmaz bir sosyoekonomik çöküntü yaşadığımız bugünlerde insanlarımızın açlığına, yoksulluğuna, işsizliğine kimin neden olduğunu açık yüreklilikle konuşmuyoruz” ifadelerini kullandı. İnsanca yaşam hakkına vurgu yaptı
Normalde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin nasıl bir bakış açısıyla vatandaşa hizmet ettiğini anlatması gerektiğini ama yoksulluk varsa, diğer hizmetlerin insanların hayatını değiştirmeye yetmediğini belirten Tugay, “Bugün tabii ki kentimizi sağlıklı insanların huzur içinde yaşadığı bir kent olarak yapılandırmak en önemli görevimiz. Altyapı hizmetlerini en üst düzeyde tutmamız, çevre temizliği gibi, ulaşım ve su hakkı gibi hakları gözetmemiz gerekiyor. Ama ne zaman bir yoksul mahalleye gitsem, ne zaman elinde özgeçmişi ile bana biri iş talebinde bulunsa aynı şeyi hissediyorum. Bu insanlar açken, işsizken nasıl olacak da biz başka işlerle uğraşıp bunu yeterli göreceğiz. Birbirimize bunu söylemeliyiz. Herkesin insanca yaşam hakkı olduğu bizim üzerinde en çok konuşmamız gereken konudur” dedi. “İzmir’de insanlarımız yaşadığı kentten daha fazla pay alacak”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yol haritasından söz eden Başkan Tugay, “Toplumumuzun bilinçlenmesi için, şehrimizin her bir köşesinde aktif olmayı, insanlarımıza erişmeyi, onlarla yürek yüreğe konuşmalar yapmayı, çalışmalar yapmayı planladık. Bunu yapacağız. Her işin başı iyi bir organizasyon şemasıdır. Her işin başı elinizdeki kaynakları verimli bir şekilde kullanmaktır. Arkasından planlamadır ve o planlama içerisinde yol yürümektir. Biz inanıyoruz ki görev yaptığımız süre boyunca İzmir’de insanlarımız yaşadığı kentten daha fazla pay alacak, hak sahibi olacak. Belediye hizmetlerinden çok daha uygun fiyatla faydalanacak. Aynı zamanda sosyal ve ekonomik eşitsizlikleri gidermek için de dezavantajlı pek çok kesim pek çok hizmet alacak” diye konuştu. “Türkiye’ye örnek olan pek çok çalışma yapacağız”
Sağlıkla ilgili yürütülecek hizmetler hakkında bilgi veren Başkan Tugay, “Ben hem bir hekim olarak hem de Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı olarak örnek çalışmalar yapmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. İnsanların temel sağlık hizmetlerini, toplum sağlığı hizmetlerini, koruyucu hekim hizmetlerini doğru alması gerektiğine dair bir bilinci ve inancı olan arkadaşlarımızla bu yola çıktık. Onlarla birlikte Türkiye’ye örnek olan pek çok çalışma yapacağız” şeklinde konuştu.“Buna dur demenin zamanı bugündür”
Konuşmasının son bölümünde tüm kitle örgütlerine çağrı yapan Başkan Tugay, “İnsanların akıllarını karıştıran algı kampanyalarına karşı somut başarılar elde eden bir şehir olmamız gerektiğini düşünüyorum. İzmir’e bu yakışır. Bu dönemde bizim kendimizden de İzmirlilerden de beklentimiz çok. İzmir’in tüm demokratik kitle örgütlerinden de beklentimiz çok. Mücadelelerini doğru noktalarda iş birlikleri yaparak sürdürmek zorundalar” şeklinde konuştu.Kentlerin İyilik Hali
Açılış konuşmasının ardından “İyilik Hali” adlı oturuma geçildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay moderatörlüğünde düzenlenen oturumda Sosyoloji Dükkanı’ndan Prof. Dr. Ferhat Kentel, Mekânda Adalet Derneği Kentsel Politikalar Program Koordinatörü Bahar Bayhan ve Yıldız Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Doç. Dr. Erhan Kurtarır konuşmacı oldu. Oturumun açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay, “Biz, kenti sadece insanlardan kurulu olarak görmüyoruz. Kenti oluşturan bütün bileşenleri, hayvanları, doğamızı hep beraber ve geleceğe taşıyabilmek için çalışmalar yürütüyoruz. Kentlerin iyilik halini konuşurken eşitsizlikleri nasıl halledeceğiz, onlarla nasıl başa çıkacağız bunu ortaya koymak en büyük amacımız” dedi. Oturumda akademisyenler ise ötekileştirme, ayrışma, sürdürülebilir yaşam, doğa hakkı, yaşam hakkı, sağlıklı kentler, yerelleşme gibi insan hakları kavramını oluşturan pek çok konuyu masaya yatırdı. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Etkinliğin açılış konuşmasını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay yaptı. İnsan Hakları Günü’nün ortaya çıkış süreci hakkında konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, “İnsan Hakları Günü kabul edildikten bugüne 76 yıl geçti. 76 yılda 76 milimetre ilerledi mi insanoğlu bilemiyorum. En azından iyi niyetli insanlar ellerinden geleni yapıyor” dedi.
Bugün kent hakkından, çevre hakkından, doğa hakkından bahsettiğimizi ama temel değerlere baktığımızda açlıkla mücadelenin söz konusu olduğunu söyleyen Başkan Tugay, “Bugün sadece fikir beyan ettiler diye, yazı yazdılar diye, basın açıklaması yaptılar diye cezaevlerinde haksız ve hukuksuzca yatan pek çok değerli insanımızı kimse hatırlama ihtiyacı duymuyor. Sendikaların açlık sınırını 20 bin lira olarak açıkladığı bugünlerde asgari ücretin 17 bin lira olduğunu kimse konuşmuyor. İnanılmaz bir sosyoekonomik çöküntü yaşadığımız bugünlerde insanlarımızın açlığına, yoksulluğuna, işsizliğine kimin neden olduğunu açık yüreklilikle konuşmuyoruz” ifadelerini kullandı. İnsanca yaşam hakkına vurgu yaptı
Normalde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin nasıl bir bakış açısıyla vatandaşa hizmet ettiğini anlatması gerektiğini ama yoksulluk varsa, diğer hizmetlerin insanların hayatını değiştirmeye yetmediğini belirten Tugay, “Bugün tabii ki kentimizi sağlıklı insanların huzur içinde yaşadığı bir kent olarak yapılandırmak en önemli görevimiz. Altyapı hizmetlerini en üst düzeyde tutmamız, çevre temizliği gibi, ulaşım ve su hakkı gibi hakları gözetmemiz gerekiyor. Ama ne zaman bir yoksul mahalleye gitsem, ne zaman elinde özgeçmişi ile bana biri iş talebinde bulunsa aynı şeyi hissediyorum. Bu insanlar açken, işsizken nasıl olacak da biz başka işlerle uğraşıp bunu yeterli göreceğiz. Birbirimize bunu söylemeliyiz. Herkesin insanca yaşam hakkı olduğu bizim üzerinde en çok konuşmamız gereken konudur” dedi. “İzmir’de insanlarımız yaşadığı kentten daha fazla pay alacak”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yol haritasından söz eden Başkan Tugay, “Toplumumuzun bilinçlenmesi için, şehrimizin her bir köşesinde aktif olmayı, insanlarımıza erişmeyi, onlarla yürek yüreğe konuşmalar yapmayı, çalışmalar yapmayı planladık. Bunu yapacağız. Her işin başı iyi bir organizasyon şemasıdır. Her işin başı elinizdeki kaynakları verimli bir şekilde kullanmaktır. Arkasından planlamadır ve o planlama içerisinde yol yürümektir. Biz inanıyoruz ki görev yaptığımız süre boyunca İzmir’de insanlarımız yaşadığı kentten daha fazla pay alacak, hak sahibi olacak. Belediye hizmetlerinden çok daha uygun fiyatla faydalanacak. Aynı zamanda sosyal ve ekonomik eşitsizlikleri gidermek için de dezavantajlı pek çok kesim pek çok hizmet alacak” diye konuştu. “Türkiye’ye örnek olan pek çok çalışma yapacağız”
Sağlıkla ilgili yürütülecek hizmetler hakkında bilgi veren Başkan Tugay, “Ben hem bir hekim olarak hem de Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı olarak örnek çalışmalar yapmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. İnsanların temel sağlık hizmetlerini, toplum sağlığı hizmetlerini, koruyucu hekim hizmetlerini doğru alması gerektiğine dair bir bilinci ve inancı olan arkadaşlarımızla bu yola çıktık. Onlarla birlikte Türkiye’ye örnek olan pek çok çalışma yapacağız” şeklinde konuştu.“Buna dur demenin zamanı bugündür”
Konuşmasının son bölümünde tüm kitle örgütlerine çağrı yapan Başkan Tugay, “İnsanların akıllarını karıştıran algı kampanyalarına karşı somut başarılar elde eden bir şehir olmamız gerektiğini düşünüyorum. İzmir’e bu yakışır. Bu dönemde bizim kendimizden de İzmirlilerden de beklentimiz çok. İzmir’in tüm demokratik kitle örgütlerinden de beklentimiz çok. Mücadelelerini doğru noktalarda iş birlikleri yaparak sürdürmek zorundalar” şeklinde konuştu.Kentlerin İyilik Hali
Açılış konuşmasının ardından “İyilik Hali” adlı oturuma geçildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay moderatörlüğünde düzenlenen oturumda Sosyoloji Dükkanı’ndan Prof. Dr. Ferhat Kentel, Mekânda Adalet Derneği Kentsel Politikalar Program Koordinatörü Bahar Bayhan ve Yıldız Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Doç. Dr. Erhan Kurtarır konuşmacı oldu. Oturumun açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay, “Biz, kenti sadece insanlardan kurulu olarak görmüyoruz. Kenti oluşturan bütün bileşenleri, hayvanları, doğamızı hep beraber ve geleceğe taşıyabilmek için çalışmalar yürütüyoruz. Kentlerin iyilik halini konuşurken eşitsizlikleri nasıl halledeceğiz, onlarla nasıl başa çıkacağız bunu ortaya koymak en büyük amacımız” dedi. Oturumda akademisyenler ise ötekileştirme, ayrışma, sürdürülebilir yaşam, doğa hakkı, yaşam hakkı, sağlıklı kentler, yerelleşme gibi insan hakları kavramını oluşturan pek çok konuyu masaya yatırdı. Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Yaşam