Yeni bir yıla başladık ve ömrümüzden bir yılı daha tükettik. Geçtiğimiz yıl kimimiz hayallerini gerçekleştirebilirken, kimimiz de hayalinin bir gün gerçekleşeceğini umut etmeye devam ediyor. Bazılarımız da gerçekleşmeyen hayalleri nedeniyle hayal kırıklıkları yaşıyor.

Bazılarımız nasıl oluyor da hayallerini gerçekleştirirken, bazılarımızın hayalleri gerçekleşmez?

Şimdi size desem ki, benim hayalim çok iyi bir sinema oyuncusu olmak ve hatta Hollywood yıldızı olmak! Bu hayalim sizce uçuk kaçık mı, yoksa gerçekleştirebilir miyim? 40 yaşıma girdim ve hiç oyunculuk eğitimi almadım. İşte bazen böyle hedefler ve hayaller koyuyoruz kendimize. Uçuk kaçık bizden uzakta. Kendi gerçekliğimizden ve potansiyelimizden çok uzakta. Hatta buna en güzel örnek, milli piyangonun en yüksek ikramiyeyi yılbaşında vereceği zaman, çoğu insanın bu hayalleri zirveye çıkar. Sürekli insanlar piyangonun ona vuracağını ve çıkan parayla neler yapacağından bahseder durur. Bir bakarsınız uzun bilet kuyrukları...

Ya da ben bir gün şunu yapacağım, şunu olacağım diyen insanlar. Peki ya gayret, çaba? Bu hedef nereden çıktı? Bizi ifade etmeyen hedefler, potansiyelimizin içinde var olmayan, açığa çıkamayacak olan hayaller bizi oyaladığı gibi hayatı da ertelememize neden olur.

Bizim var olan durumumuz, potansiyelimiz ve deneyimlerimizle olmasını ümit ettiğimiz hayallerimiz örtüşmediğinde,  mutluluk ve tatmin olma duygusuna ulaşamamış insanlar haline geliyoruz. Hayat akıp giderken geleceğini erteleyen, hiç bir şey yapmadığı halde, sanki pek çok şey yapacakmış gibi davranan insanlar... Bu insanlar sanki günün birinde mucizevi bir şeyler olacağına, hayatlarında her şeyin değişeceğine ve böylece hayallerine kavuşacaklarına inanırlar. Kendi hayallerini gerçekleştirmiş insanlarla ilgili de böyle olduğunu düşünürler. Pop starlar, ünlü oyuncular, başarılı iş adamları vs. onlara göre sanki fazla uğraşmadan bulundukları konuma gelmişlerdir. Bu mümkün mü? Hayır, bu insanlar bulundukları konuma gelebilmek için pek çok şey yaptılar. Emek verdiler, pek çok konuda fedakârlık yaptılar, risk aldılar, pek çok hata yaptılar ama pes etmediler, efor sarf ettiler... Bulundukları alan, konum her neyse, o konumun gerektirdiği sorumluluğu aldılar ve bunu korumak için de yapılması gerekenlerin farkında olup yapmaya devam eden insanlar bunlar.

Şimdi biz kendimize bir hedef koyarken, ne kadar bulunduğumuz gerçekliğimizden uzaklaşarak ve her şeyin değişmesini bekleyerek bunu yaparsak, hayat akıp giderken biz olduğumuz yerde sayar bir hale geliriz. Tıpkı bir aracın olduğu yerde sürekli patinaj yapması ve dönüp durması gibi.

Harekete geçmek için kendini engelleyen bu tip insanların durumu kendi potansiyellerinin dışında ve çok uzaklarda, hatta imkânsız olan alanlarda olmalarıdır. Çoğu zaman hayallerine ulaşmanın imkânsız olduğunu düşünürler ve harekete geçmezler, oldukları yerde kalırlar. Etrafındaki insanları yavaş bulurlar ve onların çabuk davranmaları konusunda da baskı yaparlar. Aslında eleştirdikleri, yavaş buldukları kendileridir. “Hadi harekete geç,  bir şey yap, ertelemeyi bırak!" derler. Geçmişleriyle bağlarını kuramadıkları için potansiyellerini de kullanamazlar.

Doğru hedef, kendi potansiyelimizin farkında olup yapabileceklerimizi, gayretimizle buluşturduğumuzda hissedeceklerimizin farkında olmaktır. Diyelim ki hedefimiz bir araba almak olsun. O araba bizim ne işimize yarayacak biliyoruzdur. Arabanın servisini, bakımını, yakıtını karşılamak bir sorumluluktur. Biz bu arabanın sorumluluğunu almayı, satın alma ücretini ödemeyi kabul etmişizdir. Bunun sonucunda da araba bize bir konfor verecektir. Buradaki hedef aldığımız arabanın bize hizmet etmesidir. Biz bir araba markası almayı hedeflersek sadece sürece odaklanırız ve hayatımızı bunun planlamasıyla geçirir; olduğumuz yerde de, “ben her arabayı beğenmiyorum, şu marka arabam olursa mutlu olurum” der ve hâlihazırda da bir arabamız varsa bundan mutlu olmayız. İnsanın kendine gerçekçi hedefler koyması için önce içinde bulunduğu mevcut potansiyeli, onu heyecanlandıran ve tatmin edecek olan her neyse onu, aynı zamanda da gayretini ve emeğini yönlendirebileceği alanı bulması çok önemli ve değerlidir. Bulunduğumuz yeri, deneyimlerimizi kabul ederek bir hedef koyduğumuzda, hayat da bizi destekler. Böylece hayal kırıklığı yaşamak yerine hayallerimizi gerçekleştirebiliriz. Hayallerinizi gerçekleştirebildiğiniz bir yıl olması dileğiyle…